Muğla’da Akbelen Ormanı’nı savunan köylülere para cezası
ESMA TURAN
Muğla Milas’ın ilçesinde Akbelen Ormanı’nı savunan köylülere, “ormana izinsiz girme, afiş asma ve çadır kurma” suçundan 40 bin 189’ar TL para cezası verildi. İkizköylü Nejla Işık, “İfadeye çağırılıyoruz. Sürekli ceza kesiyoruz. Birçok şeye maruz kalıyoruz. Kavgayı durdurmak için yapılıyor ama biz bu mücadeleden, mücadeleden vazgeçmeyeceğiz” dedi. toprak için köyümüzde hayatta kalma mücadelesi.”
Milas’ın İkizköy İlçesi’ndeki Akbelen Ormanı’nı Yeniköy-Kemerköy Enerji Şirketi’nin açacağı madene karşı korumak için köylülerin mücadelesi sürüyor. Köylüler Nejla Işık, İkizköy Çevre Komitesi Sözcüsü Hasan Yorulmaz ve 10 köylü 25 Ocak’ta jandarmaya ifadeye çağrıldı. Ağaçların kesilmesini protesto eden ve nöbet tutan çok sayıda kişiye ‘izinsiz ormana girme’, ‘afiş asma’ suçlarından para cezası kesildi. ‘ ve ‘çadır kurma’. Köylüler Ali Güler, Ahmet Atar, Nejla Işık, Zülfikar Yakar ve Haydar Demir’e 40 bin 189’ar TL, güvenlik alanında çadır kurduğu için Eyüp Çukur’a 1.300 TL, Esra Işık’a ormana girdiği için 1.200 TL para cezası verildi. izinsiz. kesildi.
“Mücadeleyi bırakmamız için yapılıyor”
Açıklamanın ardından açıklama yapan İkizköylü Nejla Işık, şunları söyledi:
“İkizköy halkı olarak bugün Akbelen’i ve köyümüzü savunduğumuz için Milas İlçe Jandarma Komutanlığı’na ifadeye çağrıldık. Sürekli farklı kişiler adına yaptığımız basın açıklamalarından rahatsız olduğumuz için ifadeye çağrıldık. farklı zamanlarda ya da köyde dinamit patlaması oldu ve ‘Zeytin Kanununu uygula’ dedik. Hemen verdik. Bana ve Hasan amcamıza verdiğimiz dilekçeler nedeniyle terörle mücadeleden aranıyorduk. İlçe Tarım Müdürlüğü ve ‘Zeytin Kanununu uygulayın, oradaki zeytinliklere bakım yapın, denetleyin’ dediğimiz için ama elimizde bir dosya yok, ‘Jandarma’ya gönderildi’ dedi. Burada da yoktu. Annem 9 Aralık’ta sinir krizi geçirip ‘Askerler neden üzerimize geliyor, biz burada topraklarımızı koruyoruz’ deyince sorguya çağrıldı. Halil İbrahim, dinamit patlamalarını çektiği video nedeniyle sorguya çağrıldı.Haydar amcamız kendi tapulu arazisindeydi.Şirket çalışanlarının içeri girip ‘Tarlamı çiğneyemezsin’ demesi ve jandarmanın müdahale etmesi üzerine çağrıldı. Gördüğünüz gibi ormanımızı, havamızı, toprağımızı korumak için şirketin üzerimizdeki baskısı yetmezmiş gibi, jandarma tarafından sürekli sorguya çağrılıyoruz, sürekli olarak bize cezalar kesiliyor, birçok şeye maruz kalıyoruz. “Bizi emekten vazgeçirmek için yapılıyor ama biz bu çabadan, toprak mücadelesinden, köyümüzü yaşatma çabasından vazgeçmeyeceğiz.”
